Alanında dünya markası olan Biesse Group, Orta Doğu pazarına Türkiye’den satış, satış sonrası ve teknik servis vermeyi planlıyor. Biesse Türkiye Operasyon Direktörü Yelda Akıncı grubun bu amaçla Türkiye’de bir HUB oluşturacağını söyledi. Yelda Akıncı, Biesse Türkiye olarak bu yıl cam ve taş işleme makineleri sektörüne gireceklerini de açıkladı.

Ahşap, cam, taş, plastik ve metal işleme teknolojilerinde dünya markası olan ve dünyada 12 üretim tesisine sahip bulunan Biesse Group, Orta Doğu pazarına Türkiye’den teknik servis vermeyi planlıyor. Biesse Türkiye Operasyon Direktörü Yelda Akıncı grubun bu amaçla Türkiye’de bir HUB oluşturacağını söyledi. Yelda Akıncı, Biesse Türkiye olarak bu yıl cam ve taş işleme makineleri sektörüne gireceklerini de açıkladı. Biesse Group’un her yıl Araştırma ve Geliştirme’ye ortalama 14 milyon euro tutarında yatırım yaptıklarını ve 200’den fazla patentli ürüne sahip olduğunu dile getiren Yelda Akıncı, “İnovasyon Biesse’nin DNA’sında var. Her yıl Ar-Ge’ye ayrılan bütçe sayesinde sektörde standartları geliştiren makinelere ve yazılım programlarına sahibiz” diye konuştu.

Biesse Group, şu an için Türkiye’de Ağaç ve İleri Mühendislik Malzemeleri üreticilerine yönelik makinelerin satışını gerçekleştiriyor. AİMSAD dergisi ekibini Maltepe’deki ofisinde ağırlayan Yelda Akıncı, grubun ve şirketin hedeflerini ve sektörün durumunu değerlendirdi…

Öncelikle firmanızı tanıyabilir miyiz?

Ahşap, cam, taş, plastik ve metal işleme teknolojilerinde dünya markası olan Biesse Group; mobilya, kapı/pencere, inşaat bileşenleri imalatçıları, gemi yapım ve havacılık endüstrileri üreticileri için makineler, entegre sistemler ve yazılımlar tasarlar, üretir ve dağıtımını gerçekleştirir.
1969 yılında Giancarlo Selci tarafından İtalya’nın Pesaro şehrinde kurulan şirket; 12 üretim tesisi, 39 grup şirketi, 300 mümessil ve seçkin bayi ağı ile üretiminin %90’ını ihraç etmektedir. İtalyan ve uluslararası tasarım alanında faaliyet gösteren en prestijli isimlerden bazıları Biesse’nin müşterileri arasında yer almaktadır. Hisseleri Haziran 2001 tarihinden bu yana Menkul Kıymetler Borsası’nda (STAR segmenti) işlem görmektedir. Biesse Group bünyesinde dünya çapında 4300 çalışan görev yapmaktadır.
Markanın varlığını doğrudan pekiştirmek ve Türk müşterilerimize yönelik rekabet avantajı sağlayabilmek için Biesse Group 21 Eylül 2015’de 34.Grup şirketi olarak Biesse Türkiye’yi bünyesine dahil etti. Biesse Türkiye; %100 İtalyan firması olarak, Mart 2017’den beri İstanbul Maltepe’de bulunan 2000 m’lik kampüsünde müşterilerine hizmet vermektedir. Biesse Group’un Türkiye’ye bugüne kadar yaptığı toplam yatırım 25 milyon TL, yeni Showroom yatırımı ise 2.5 milyon TL’dir. Biesse Group; Türkiye’nin stratejik konumu ve Ağaç İşleme Makineleri Sektörü’ndeki potansiyeli nedeniyle ülkemize yaptığı yatırımları sürdürürken, hızla büyümeyi planlamaktadır. Yaklaşık 1500 metrekarelik showroomumuzda 20’nin üzerinde makine, canlı ürün demoları sergilenmekte ve eğitim seminerleri verilmektedir.

Biesse’de yeni iş kolu: cam ve taş işleme makineleri

Gördüğüm kadarıyla faaliyetiniz, ağaç ve ileri mühendislik malzemeleri olarak ikiye ayrılmış durumda. Üretim ve satış hacmi olarak ağırlık hangi bölümde?

Biesse Group, şu an için Türkiye’de Ağaç ve İleri Mühendislik Malzemeleri üreticilerine yönelik makinelerin satışını gerçekleştirmektedir. Ancak şirketimizin dünya genelindeki faaliyetleri; Ağaç, İleri Mühendislik Malzemeleri, Metal, Cam ve Taş işleme makineleri sektörlerindedir. Üretim ve satış hacmimiz açısından %73’lük bir oranla Ağaç İşleme Makineleri sektörü önde gelmektedir. Bu yıl itibari ile Biesse Türkiye olarak; Türkiye’de Cam ve Taş İşleme Makineleri satışının organizasyonu ve işleyişi ile ilgili de faaliyetlerimizi başlatacağız.

Müşteri kitlenizi kimler oluşturuyor? Pazarlama teknikleri açısından yeni müşterilere hangi yöntemlerle ulaşıyorsunuz?

Ahşap sektöründeki müşteri kitlemizi; mobilya, kapı/pencere, dekorasyon, ahşap yapı, inşaat bileşenleri imalatçıları, gemi yapım ve havacılık endüstrileri üreticileri olarak özetleyebiliriz.

Biesse olarak; son yıllarda kullanımı giderek artan ve pazarlama stratejisi bakımından etkisi yadsınamayacak bir seviyeye gelen sosyal ve dijital medya kanallarını yeni müşterilere ulaşma bakımından etkin bir biçimde kullanmaya önem veriyoruz. Elbette, sektörün kaçınılmaz ihtiyacı olan bazı geleneksel pazarlama stratejilerini de göz ardı edemeyiz.

Üretim tesisleriniz hakkında bilgi verir misiniz? Nerede, ne kadarlık bir kapasiteye sahip?

Grubumuz dünya genelinde 12 üretim tesisine sahiptir. İtalya’daki fabrikalarımızın yanı sıra Hindistan ve Çin’deki fabrikalarımızla Asya pazarında da güçlü bir büyüme fırsatını elde etmiş bulunuyoruz. Biesse Group ürettiği makinelerin %90’nını ihraç etmekte. Dünyada 120 ülkede 300 eğitimli, sertifikalı bayisi ve 39 grup şirketi bulunmakta.
Bizim Biesse Türkiye olarak Türkiye’de herhangi bir üretim tesisimiz yok. Biz, Biesse Group grup şirketi olarak Türkiye’de direk satış ve satış sonrası teknik servis hizmeti vermekteyiz.

Firma olarak geleceğe ilişkin hedefleriniz neler?

Biesse Group; Türkiye’nin stratejik konumu ve Ağaç İşleme Makineleri Sektörü’ndeki potansiyeli nedeniyle ülkemize yatırımlarını sürdürürken, daha da hızla büyümeyi planlamaktadır. Bunun yanı sıra Türkiye’ de bir HUB oluşturarak, Orta Doğu pazarına da Biesse Türkiye aracılığı ile satış ve teknik destek hizmetini vermeyi planlıyor.

İnovasyon ve yeni ürün geliştirme konusuna araştırmalarınız var m? Yeni yılda yeni ürünleri piyasaya sürecek misiniz?

İnovasyon, Biesse başarısının arkasındaki itici güçtür. Dünya çapında en çok satılan sistemleri üretebilmek, teknolojik standartları belirleyebilmek, müşterilerimize fayda ve verimlilik sağlayan çözümler geliştirmek için sürekli olarak yenilikler yapıyoruz. Kısacası, inovasyon Biesse’nin DNA’sında var. Her yıl Ar-Ge’ye ayrılan ortalama 14 milyon euroluk yatırım sayesinde sektörde standartları geliştiren makinelere ve yazılım programlarına sahibiz.

Tutkalsız kenar bantlama teknolojisini geliştirdi

2019’un başında sunduğumuz en önemli yeniliklerden bir tanesi “Tutkalsız Kenar Bantlama Teknolojisi: RayForce Sistemi” dir. Bu teknoloji, bantlama işlemi için kızılötesi ışın kullanan bir tekniğe dayanmaktadır. Tutkal kullanmadan kenar bantlamayı mümkün kılan son teknoloji ürünü bir çözümdür. Maksimum yüzey kalitesi, azaltılmış enerji tüketimi ve kullanım kolaylığı avantajlarından sadece birkaçıdır. Bir tutkal çizgisinin olmaması, panel yüzeylerinin mükemmel olmasını ve kalıcı kalitede, estetik sonuçlar alabilmenin sürekliliğini garanti eder. Ek olarak; lazer teknolojisinin aksine, esnek oluşu sayesinde, hızlı ve kolay manuel değişim sağlayarak EVA veya PUR tutkalı kullanan geleneksel tekniğin kullanılmasına da izin vermektedir.

Yeni ürün veya yeni model gelişimi konusunda TÜBİTAK benzeri kurumlarla çalışmanız oldu mu?

Tübitak ve benzeri kurumlarla herhangi bir çalışmamız olmadı çünkü ürün ve diğer teknoloji inovasyonlarımız Biesse Group’un Pesaro Genel Merkezi bünyesinde yer alan Ar-Ge laboratuarlarında tasarlanmaktadır. Biesse Group, 200’den fazla patentli inovasyona sahiptir. Bunların arasında sayabileceklerimizden birkaçı:

  • HSD motorlu 5 eksenli işlem merkezleri
  • Sıcak Hava Sistemli (Air-Force System) tutkalsız kenar bantlama teknolojisi
  • Twin Pusher’lı ebatlama makineleri teknolojisi
  • C eksenli, sonsuz rotasyonlu su jeti kesim teknolojisi
  • Lamine camlar için otomasyon teknolojisi
  • BSuite yazılım paketi
  • IoT platformu SOPHIA’dır

1. yılını müşterileriyle İnside Biesse etkinliğinde kutlayacak

Inside Biesse etkinliklerinizden bahseder misiniz? Fikir nereden çıktı, nasıl gelişim gösterdi?

Biesse’nin güçlü yanlarından bir tanesi de dünya genelinde sahip olduğu toplamda 18,000 m2’lik Showroom’ları sayesinde, müşterilerimizin bizi ziyaret ederek makinelerimizi ve yeniliklerimizi ilk elden deneyimleme fırsatını sunmasıdır. Showroomlarımızda düzenlenen, yılda 30 etkinlik ve 7.000 demo ile müşterilerimizi en iyi şekilde ağırlıyor ve kendilerine sunabileceğimiz faydaları birlikte keşfediyoruz. “Inside Biesse” dünya genelindeki tüm showroomlarımızda yılda bir defa düzenlediğimiz, tüm müşterilerimizin katılımına açık olan kapsamlı ve yoğun katılımlı etkinliklerimizdir. Bu yıl, İstanbul Maltepe’deki kampüsümüzdeki showroomumuzda 21-23 Mart tarihlerinde yapacağımız Inside Biesse etkinliğimizde tüm müşterilerimizi ağırlamayı, yatırım planlarında kendilerine destek olmayı ve yanısıra 50. yılımızı onlarla beraber kutlamayı heyecanla bekliyoruz.

Sizce başarınızın sırrı nedir?

Bana göre başarımızın anahtarı Biesse Group’un THINKFORWARD felsefesi. Bu felsefe; müşterilerimizin daha fazla, daha kaliteli ve daha düşük maliyetlerle üretim yapmalarına olanak tanıyan, sofistike fakat aynı zamanda kullanımı kolay, entegre çözümler üretme ve geliştirme yeteneğini ifade eder. Geleceği öngörerek bugünkü davranış modelimizi belirlememizi sağlar. BIESSE’yi benzersiz kılan öğeler; İnovasyon, Güvenilirlik, Mükemmellik ve Müşteri Deneyimi’dir.

Sektöre dönelim dilerseniz. Ağaç işleme makineleri sektörünün dünü ve bugünü hakkında bir karşılaştırma yapabilir misiniz?

Özellikle son 10 yılda hızlı büyüyen Türkiye ekonomisi, inşaat sektörünün kentsel dönüşüm projeleri ile hızlanması, komşu ülkelerin gelişimi ile artan ihracat imkanları ile Türkiye, mobilya sektöründe dünyada aranan ve dünyanın büyük üreticilerinden biri haline gelmiştir. Mobilya sektöründeki gelişim ve büyüme dolaylı olarak Ağaç İşleme Makineleri sektörünü de etkilemiştir.

Mobilya sektörünün gelişiminin bir yansıması olarak bir sanayi haline gelen ağaç işleme makineleri sektörü, geçmişten getirdiği tecrübeyi teknolojiyle harmanlayarak yıllar içinde çok önemli bir yol kat etti. Yurt içi pazarında ana sektörü mobilyanın makine ihtiyacına cevap vererek, mobilya sektörünün gelişiminde itici güç olan ağaç işleme makineleri sektörü bugün; ithalatı, üretimi ve ticaretiyle sadece iç pazara değil dünyanın birçok ülkesine makine satar hale geldi.

Ağaç işleme makineleri sektörü sizce nasıl daha fazla gelişim gösterebilir?
Yerli üreticilerin son yıllardaki gelişimi, Ar-Ge çalışmalarına verdikleri önem ve ihracat payındaki artış gerçekten ve hepimiz için önemli ve gurur verici. Ar-Ge çalışmaları konusunda devlet, üreticilere ciddi destekler veriyor. Bu destekleri doğru şekilde kullanan her üreticinin kendini geliştirme ve Avrupalı rakipleri ile rekabet etme fırsatı var. Ancak makine ithalatçılarının da sektöre katkısı azımsanamaz. Son teknoloji ürünlerini Türkiye’ye getirerek üreticilere verdikleri destek ve üretime sağladıkları verimliliğin katkıları çok büyük.

Tabii sektörün gelişimi, sadece yerli üreticilerin ve ithalatçı firmaların ürün geliştirme ve innovatif çalışmaları ile değil, makine kullanıcıları yani müşterilerimizin de yatırımlarını yaparken daha bilinçli hareket etmesine bağlı. Müşterilerimizin de kalite ve çözüm odaklı firmalara yönlenerek, doğru hizmeti ve ürünü alacakları firmaları tercih etmeleri gerekir.
İthalatçı firmalar için de farklı destekler verilmeli.

Devlet bu sektörün gelişimi için ne tür destek/teşvikler uygulayabilir, ithalatçı olarak beklentileriniz neler?

Üreticiler için birçok farklı desteğin verildiğini biliyoruz. Bu gerçekten yerli makine üreticilerinin gelişimi ve büyümesi için çok güzel bir fırsat.
İthalatçı firmalar için de farklı destekler verilebilir, verilmeli de. Çünkü makine ithalatçıları da son teknoloji ürünlerini Türkiye’ye getirerek üreticilerin gelişimine, üretimin verimliliğine ve ürün kalitesine ciddi bir katkı sağlamakta. İthalatçı firmaları getirdikleri ürün kalitesi, ürünün teknolojik seviyesi, satış sonrası verdiği hizmet ve bunun içinde istihdam ettiği eğitimli çalışanları bazında değerlendirerek, farklı destekler sağlanabilir.

Özellikle Avrupa’dan ithal edilen makine ve yedek parça konusunda, Avrupa’dan bile daha sıkı CE normu kapsamında denetimler uygulanıyor. İthalatçı firmaları belli kategorilerde sınıflandırarak, belli yeterliliğe ve standart da sahip firmalara daha esnek uygulamalar ya da ithalat işlemlerini kolaylaştırmak için bazı izin belgeleri verilebilir.
Bunu AİMSAD İthalatçılar Komitesinde de birkaç kez dile getirdik ama açıkçası bizler de bir araya gelip bir aksiyon planı yapmadık. Ama bu talebimizi en iyi AİMSAD desteği ile devlete iletebileceğimizi düşünüyorum.

Firmalara mesajlarınızı almak isteriz, hem sektörde mevcut firmalara hem de yeni giriş yapmak isteyenlere yönelik mesaj ve önerileriniz neler?

Birbirimizle iletişim içinde çalışmak çok önemli. Bugün sektörde makine ithalatçısı olsun, yerli makine üretici olsun sorunları birlikte ele almak, çözüm bulmak ve etik kurallar çerçevesinde adil bir rekabet ortamı sağlamak çok önemli. Rekabet iş hayatının bir parçası ve rekabet olmadan ne gelişim ne de değişim olur. Ama önemli olan iş hayatında yapıcı ve adil bir rekabet ortamı oluşturmaktır.

Sektörün çatı kuruluşu AİMSAD’ın çalışmaları hakkındaki değerlendirmenizi alabilir miyiz?

AİMSAD’ın birleştirici bir yapısı var. Bu çok güzel. Yerli makine üreticileri ile makine ithalatçılarını bir araya getirdi. Bugün mobilya sektöründe bile birçok farklı dernek ve mesleki birlikler varken bizim makineciler olarak bir arada olmamız çok güzel. Bu ilk adımdı.

Bundan sonraki süreçte çok daha organize, sektörün sorunlarını çözmeye yönelik ve verimli fuar organizasyonların gerçekleşmesi için çalışacak bir derneğe ihtiyacımız var. Açıkçası ben arada olumsuz bazı sesler çıksa da dernek içinde güzel bir sinerji olduğuna inanıyorum. AİMSAD’ın üyeleri ile iletişimde halinde, adil bir yönetimle bunların hepsini gerçekleştireceklerine inanıyorum.