Günümüzdeki gibi belirsizliğin yüksek olduğu küresel rekabet ortamında başarının anahtarı, kaliteli ve zamanında karar verme yetkinliğidir. Şirketlerde karar vermek için sıkça kullanılan yöntemlerden biri de altı şapkalı düşünme tekniğidir.

İş dünyasında kaliteli ve zamanında karar verme yetkinliği, şirketlerin başarısı için gereklidir. Hatta günümüzdeki gibi belirsizliğin yüksek olduğu küresel rekabet ortamında başarının anahtarı olarak bile görülebilir.


Ancak günümüzde etkin ve kabul edilebilir kararları verebilmek geçmişten daha zordur. Çünkü karar vericiler oldukça karmaşık, rekabetçi ve dinamik bir ortamdadır. Bu yüzden öncelikle tüm bilgilerin elde edilip en iyi çözümün bulunması gerekir. Problemin tanımlanması belki de en önemli aşamalardandır. Sonuçta elde edilecek çözüm eğer başlangıçta belirlenmiş problemi çözmemişse karar sürecinden istenen performans elde edilememiş demektir.


Şirketlerde karar vermek için sıkça kullanılan bazı bilimsel yöntemler mevcuttur: Delfi tekniği, nominal grup tekniği, beyin fırtınası, altı şapkalı düşünme tekniği gibi…


Bu yöntemler ile bireysel farklılıklar uzlaşmacı oturumlar ile grup kararına dönüştürülmekte ve sonuçta tüm şirketin uygulayacağı ve üzerinde çoğunlukla fikir birliğine varılmış bir karara ulaşılmaktadır. Bugün sizlere, bunlardan en ilgi çekici olanını, Edward de Bono’nun altı şapkalı düşünme tekniğini aktaracağız…


Altı şapkalı düşünme tekniğinin temelinde, düşüncelerimizi altı farklı bakışı simgeleyen farklı renklerdeki şapkaları takarak ortaya koymak ve yaratıcılığımızı geliştirmek yatıyor. Bu teknik sayesinde, bir konu üzerinde daldan dala atlanarak belirtilen görüşler bir sisteme konulur, zaman kaybı önlenir ve sonuçların ortaya çıkması kolaylaşır.


Başkent Üniversitesi İşletme Yönetimi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ünsal Sığrı, derslerinde yaptığı sunumlarda, altı şapkalı düşünme kavramının iki ana amacı bulunduğuna işaret eder:


1)Düşünürün her seferinde sadece bir şeyle uğraşmasını sağlayarak düşünme faaliyetini sadeleştirmek. Bu teknik sayesinde düşünür duyguların, mantığın, bilginin, umut ve yaratıcılığın hepsine aynı anda dikkat etmek yerine onlarla ayrı ayrı ilgilenebilme olanağı sağlar.


2)Gerekli düşünme biçimlerine istenildiği anda geçiş yapmayı sağlamak. Düşünme şapkalarının bir tür kısaltılmış talimatlar olduğu söylenebilir.


Beyaz, tarafsız ve objektiftir. Bu şapka objektif olgular ve rakamlarla ilgilidir. Erişebildiğimiz bilgileri değerlendirmeyi, gereksinim duyduğumuz bilgileri ortaya koymayı ve konuyla ilgili sorularımızı yöneltmeyi bu bakış açısı sayesinde gerçekleştirebiliriz. Beyaz şapkayı giyince şunlara benzer sorular sorarız:

  • Elimizde ne gibi bilgiler var?
  • Daha hangi bilgiler gerekiyor?
  • Eksik bilgiler nelerdir?
  • Gerekli bilgileri nasıl elde ederiz?
  • Ne tür sorular sormalıyız?

Görüleceği üzere, beyaz şapka, dikkatimizi eldeki bilgilere toplamak için kullanılır. Önemli olan bilgilerin kesinlik derecesini doğru bir biçimde belirtmektir.


Kırmızı; öfke, tutku ve duyguyu çağrıştırır. Duygusal bir bakış açısı verir. Aynı zamanda ateşi ve sıcaklığı çağrıştırır. Bir şeyden niçin hoşlandığınızı ya da hoşlanmadığınızı bilemeyebilirsiniz. Doğal olarak sizin de duygularınız var ve kırmızı şapka tüm duygularınızı açıklamanıza olanak verir. Genel olarak zihnimizin arka planında korku, öfke, nefret, şüphe, kıskançlık ya da sevgi gibi güçlü duygular yer alabilir. Bu duygusal arka plan algılama biçimimizi sınırlar ve yönlendirir. Kırmızı şapkayı kullandığınızda, hiçbir açıklama yapmaksızın duygularınızı ve sezgilerinizi söyleme fırsatını elde edersiniz.


Kırmızı şapka düşünmesinin amacı, bu arka planı görünür kılmak ve sonradan ortaya çıkan etkisinin gözlemlemesini sağlamaktır. Kırmızı şapka takmak düşünüre ”Konu hakkında duygularım bunlardır” deme olanağı sağlar. Duyguları düşünmenin önemli bir parçası olarak meşrulaştırır. Duyguları görünür kılar, böylece duygular düşünme haritasının bir parçası haline gelir.

Şapkaların en yararlı olanı, siyahtır


Siyah; karamsar ve olumsuzdur, kötümserdir. Bir şeyin niçin yapılmayacağını görür. Bir bakıma, şapkaların en yararlı olanıdır ve en sık kullanılanıdır. Siyah renk bize yargıcın cüppesini anımsatır.


Siyah şapka tehlikelere dikkat çeker. Bu şapka zararlı şeyler yapmamıza engel olur. Riskleri ve bir şeyin neden işe yaramayabileceğini gösterir. Siyah şapka olmazsa, başımız sürekli derde girer. Bununla birlikte, siyah şapkanın gereğinden fazla kullanılması da tehlikelidir. Bu şapka eleştirme şapkasıdır. Ancak bir tartışmada taraf tutmak anlamına gelmez; düşünme ve yöntemindeki hatalara işaret eder.


Sarı; güneş gibi aydınlık ve olumludur. İyimser, umutlu ve olumlu düşünme ile ilgilidir. Sarı şapkayı önümüze koyup düşünmekle, yapılan bir önerinin değerini ve yararını saptamak için hemen çaba göstermeye başlamış oluruz. “Bunun iyi yönü ne?” deriz. Ortaya atılan görüşü beğenmesek bile sarı şapka bizden, bu önerinin iyi yönlerini de bulmamızı ister.


Bunun ne gibi yararları var? Bundan kim yararlanacak? Bu yararlar nasıl ortaya çıkabilir? Değişik değerler nelerdir? Sarı şapka bu soruların cevaplarını arar. Daha sonra bu değerli ve yararlı şeyler için mantıklı destekler sağlamaya çalışır. Sağlam temellere dayanan bir iyimserliği ortaya koymaya çalışır. Bu düşünme, yapıcı ve üreticidir. Somut teklifler ve öneriler çıkar.


Yeşil; bereket ve verimli büyüme demektir. Yaratıcılık ve yeni fikirlerle ilgilidir. Yeşil renk, büyümenin, enerjinin ve yaşamın simgesi olan bitkileri çağrıştırır. Yeşil şapka enerji şapkasıdır.


Yeşil şapkayla düşündüğünüz zaman, öneriler ileri sürer, yeni görüş ve seçenekler ortaya koyabilirsiniz. Yine bu şapkayla, ortaya atılan bir görüşe ilişkin değişiklikler önerebilirsiniz.


Yeşil şapka size çeşitli olabilirlikler yakalama fırsatı verir. Yeşil şapkayı kullanan herkes yaratıcı olmaya çaba gösterir. Yeşil şapka takmak insanları otomatik olarak daha yaratıcı hale getirmez. Ancak bu şapka düşünürlere daha yaratıcı olmaları için gerekli zamanı ve dikkati sağlayabilir.


Yaratıcı duraksamayla düşünür. Bir an için duraksayarak bulunduğu noktada alternatif fikirlerin olup olmayacağını araştırır. Düşünür bu fikirden ileri doğru hareket ederek yeni bir fikre ulaşır. Kışkırtma yeşil şapka düşünmesinin önemli bir unsurudur. Kışkırtma olağan düşünme kalıplarının dışına çıkmamız için kullanılır.


Mavi; serinkanlılığı temsil eder ve her şeyin üstündeki göğün rengidir. Düşünme sürecinin düzenlenmesi ve kontrolü ile uğraşır. Mavi şapka doğrudan doğruya düşünce sürecinin kendisine bakmak içindir. Bundan sonra ne yapmalıyız? Şu ana değin neler başardık? Sorularına yanıt aranır.


Mavi şapkayı ne düşüneceğimizi açıklamak ve bu düşüncenin sonunda neyi elde etmek istediğimize karar vermek için tartışmaya başlarken kullanırız. Mavi şapka, kullanacağımız şapkaları sıraya koymak ve sonuçta elde ettiklerimizi özetlemekte de kullanılabilir. Mavi şapka düşünme sürecini gözler ve oyunun kurallarına dikkat edilmesini sağlar. Tartışmayı durdurur ve disiplini sağlar.


Sonuçta, altı şapkalı düşünme tekniğinin getirdiği yenilikler arasında; düşünen takımların, düşünce sistemlerini altı değişik renkteki şapka altında toplayarak, düşünmeyi berraklaştırması, takım düşünmesini daha olumlu bir şekilde oluşturulması ve yönlendirilmesi gelmektedir.


Altı şapka kavramından en fazla yararın sağlanabilmesi için herkesin oyunun kuralları hakkında bilgi sahibi olması gerektiği açıkça ortadadır. Altı şapkalı kavram, ancak insanlar arasında bir tür ortak dil haline geldiğinde verimli olacaktır.