Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) 34 No’lu Komite Başkanı Mehmet Ali Güldağ, ağaç ve orman ürünleri sektöründeki hammadde sıkıntısını çözmek adına önümüzdeki süreçte bir dizi çalışma başlatacaklarını belirterek, yapacakları araştırmalardan istedikleri sonucu alabilmeleri halinde hem fiyatları aşağı çekmeyi hem de Mersin’i kereste hammadde temin merkezine dönüştürmeyi hedeflediklerini söyledi.

MTSO 34 No’lu Ağaç ve Orman Ürünleri Meslek Komitesi Başkanı Mehmet Ali Güldağ, sektör sorunlarına dikkat çekerek, bu sorunlara çözüm üretmek adına komitenin planladığı çalışmalar hakkında bilgi verdi. İlk olarak hammadde fiyatlarına değinen Güldağ, Türkiye’deki ormanların korunması adına yürütülen çalışmalar nedeniyle hammadde fiyatlarının arttığını anlattı. Bu korumalara paralel yükselen hammadde fiyatlarını rekabetçi bir noktaya indirebilmek adına sektör temsilcilerinin yeni kaynaklar araştırdığını vurgulayan Güldağ, özellikle Kolombiya, Estonya ve Litvanya’da çalışmalar yürüttüklerini söyledi. Son yıllarda Kolombiya, Estonya ve Litvanya’dan Türkiye’nin 3’te 1’i fiyatına tropikal ağaç ithal edildiğini tespit ettiklerini bildiren Güldağ, “Komitemiz ilk olarak son 5 yılda yapılan bir ve ikinci sınıf iğneli ve iğnesiz yapraklı ağaçlardan mamul kereste ithalat fiyatlarını araştıracak. Bunun için Odamızın desteğiyle çalışmaya başladık. GTİP numaralarına bakarak ihtiyacımız olan bazı cins kerestelerin Türkiye’ye maliyetini saptayıp uygun fiyatlarla sektörle buluşturulması adına çalışıyoruz” dedi.

Kolombiya, Estonya ve Litvanya’da mevcut durumda kullandıkları ağaçların muadil cinslerine rastladıklarına da dikkat çeken Güldağ, “Bu ürünlerin mevcut durumda GTİP numaraları belli değil. Yapacağımız çalışma ile bu ağaç türlerinin ihracatının önünü açıp bir GTİP numarası belirleyip getirebilmemiz halinde bu ürünlerin Türkiye’deki tek ithalatçısı bölgemiz olur. Uygun şartları sağlayabilmemiz halinde limanımıza bağlı lojistik gücümüzü de kullanarak oldukça uygun fiyatlarla hammadde temin edip tüm Türkiye’ye bu ürünü satabiliriz. Bu sayede Mersin’i kereste hammaddesinin merkezi haline getirebiliriz.Sapladığımız yeni ağaç türlerinin Latince karşılıkları ve Türkiye’deki karşılıklarını bulmak adına çalışıyoruz. Böyle bir çalışmayı bireysel ithalatçıların yürütebilmesi mümkün değil. Bu noktada Oda’nın desteği çok önemli. Hep birlikte bölgemizi kerestecilikte güçlendirebiliriz” ifadelerini kullandı.

Ülkedeki hammadde sıkıntısı nedeniyle Türkiye’nin yakın çevresindeki ormanlara yöneldiklerini ancak bu ormanların da tükenmeye başladığını dile getiren Güldağ, “Mevcut durumdaki işletmelerimizin ürün sertifikalarının altyapısı içinde bulunduğumuz enlem ve boylamda yetişen ağaçlar üzerine kurulu. Bu nedenle bölgemizde yetişen kerestelerin kullanımı önem taşıyor. Ancak yakın coğrafyadaki hammaddede sıkıntı yaşanması nedeniyle farklı enlem ve boylamlardan alım yapılması zorunlu hale geldi. Bir yandan uygun fiyat araştırmamız devam ederken diğer yandan da mevcut sertifikalarımızla uyum gösterebilecek yeni ürünlerin araştırmasını sürdürüyoruz. Sektörümüz bölgemizde faaliyetini dağınık olarak sürdürüyor. Farklı yerleşim alanlarının yanı sıra sokak, mahalle, sanayi bölgesi ve OSB gibi ayrı yapıların içinde üretim yapmaya çalışıyor. Gerek MTSO gerekse Marangozlar Odası’na kayıtlı toplamda bin 500’e yakın sektör temsilcisi bulunmakta. Yeni teknolojilerle müteahhitlerin de yüzde 80’inin mobilyalarını kendi apartmanlarının altında yaptığı düşünülürse bu sayı 3 bine yaklaşıyor. Kent nüfusunun 1 milyon 200 bin dolayında olduğunu düşünürsek her 400 kişiden birisinin bu sektörde vergi levhası sahibi olduğu, her bir sektör temsilcisinin yanında en az 5 kişi çalıştığı düşünülürse her 80 kişiden birisinin bu sektörle teması bulunduğu söylenebilir. Ankara’da 1960’lı yallarda Ankara Belediyesi tarafından bu potansiyel görülerek çok daha az sayıda sektör temsilcisi bulunmasına rağmen Siteler adı altında mobilyacılar sitesi kuruldu ve bugün Türkiye’de marka haline geldi. Sanırım bu veriler Mersin’in de bu alanda bir branş sitesine ivedilikle ihtiyaç duyduğunu gözler önüne sermektedir. Komite olarak üzerinde duracağımız en önemli ikinci konu budur. Sektörel sanayi sitesi kurulabilmesi adına lobi çalışmalarına ağırlık vermek” şeklinde konuştu.

Sektör çalışanlarını da değerlendiren Güldağ, sektörün kapasitesinin çok yüksek olduğunu belirterek, en sevindirici özellik olarak ise büyük kapasiteli işler geldiğinde tüm sektör temsilcilerinin birleşip birlikte hareket edebilmesini gösterdi. Yeni iş alımları için birebir temas kurulmasının büyük önem taşıdığını da vurgulayan Güldağ, sektör temsilcileriyle birlikte katılabildikleri kadar çok sayıda fuara katılmak istediklerini de anlattı.