Avrupa’nın iktisadi açıdan en güçlü ülkelerinden olan Fransa, Türk ağaç işleme makine sanayicilerinin öncelikli pazarı oldu. 2016 yılından bu yana bu ülkeye yapılan ihracat yaklaşık olarak dörde katladı.

Avrupa’nın iktisadi açıdan en güçlü ülkelerinden olan Fransa, Türk ağaç işleme makine sanayicilerinin öncelikli pazarı oldu. 2016 yılından bu yana bu ülkeye yapılan ihracat yaklaşık olarak dörde katladı. 2016 yılından Türkiye’den 392 bin dolarlık ağaç işleme makinesi ithal eden Fransa, 2018 yılında bu rakamı 1 milyon 212 bin dolara çıkardı. Sözkonusu yıllar içinde en büyük payı 588 bin dolarla testere makinaları alırken, delik açma veya zıvalanama makinaları 2018 yılında ilk kez bu ülkeye ihraç edildi. Türkiye’nin ihracatındaki bu ivmelenme, sektöre umut aşılasa da, Fransa’nın toplamda 264 milyon 707 bin doları bulan makine ithalatı içinde Türkiye’nin aldığı payın çok düşük seviyelerde kalması, bu alanda katedilmesi gereken çok fazla yol olduğunu düşündürüyor.

İmalat 5 bölgede yoğunlaşmıştır


Fransa, Avrupa’nın iktisadi açıdan güçlü ülkelerinden biridir. Tarım ürünleri bolluğu ve çeşitliliği ile Avrupa Birliği içinde birinci sırada yer almasının yanı sıra, sanayisi oldukça güçlü bir ülkedir. Sanayi sektörü istihdam ve katma değer olarak ülkenin yaklaşık %20’sini karşılamaktadır.
Fransa’nın imalat sanayi, beş ana bölgede yoğunlaşmış durumdadır. Paris ve çevresi çok çeşitli sanayi dallarının çekim bölgesi olurken, Lyon çevresi ve Saint-Etienne’de kimya endüstrisi, tarihsel olarak kömür ve tekstile dayalı Nord-Pas-de-Calais bölgesinde alüminyum, çelik ve motorlu taşıtlar, Toulouse ve çevresinde uzay ve havacılık endüstrisi yoğunlaşmıştır.

Fransız sanayii, birçok sektörde Dünya çapında ilk sıralarda yer almaktadır:

  • Otomotiv sektörü çok gelişmiştir.
  • Fransız plastik sanayii dünyada üst sıralarda yer almaktadır.
  • Telekomünikasyon sektöründe faaliyet gösteren Fransız firmaları dünyanın önde gelen şirketleri arasında yer almaktadır.
  • Hava ve uzay sanayinde EADS adıyla faaliyet gösteren grup Fransa, Almanya ve İspanya firmalarının birleşmesiyle oluşmuştur. Dünyanın bu alandaki en önemli firmalarından birisidir.
  • Fransa dünya kozmetik ve parve parfüm pazarının önemli bir kısmına hâkim ve en büyük ihracatçı konumundadır.

Dünyanın en büyük ekonomileri arasında yer alan Fransa, 2015 yılı GSYİH (Gayrisafi Yurtiçi Hasıla) sıralamasında ABD, Çin, Japonya ve Almanya ve Birleşik Krallık’ın ardından 6.konumdadır. 2015 yılında büyüme yüzde 1,2 oranında gerçekleşmiştir. Fransız ekonomisinin başlıca ekonomik sorunları sırasıyla, düşük büyüme hızı, özellikle delokalizasyon (uluslararası rekabet dolayısıyla üretim maliyetlerinin yüksek kalması nedeniyle fabrikalarının üçüncü ülkelere taşınması) nedeniyle artan işsizlik, bütçe açıkları ve sosyal güvenlik sistemindeki açıklardır.

Fransa özel sektörünün rekabet gücü azaldı


İş dünyası yüksek düzeyde sosyal prim ve vergi ödeyen ve işçilerinin haftalık çalışma süresini zorunlu olarak 35 saat ile sınırlandırmak zorunda olan Fransa özel sektörünün, bu yükler nedeniyle diğer gelişmiş ülkelere göre rekabet gücü azalmıştır. Fransa’da, iç ve dış talebin azalması ile işsizlik artmaya devam etmektedir. Hükümet, sorun yaşayan sektörlere ve firmalara destek olmak amacıyla çeşitli önlemler almaktadır. İnşaat ve otomotiv sektörlerine doğrudan ve dolaylı finansman yardımı yapılmakta olup, hükümetin temel yaklaşımı yatırımların arttırılarak büyümenin sağlanması şeklinde olmaktadır.


Fransa, elverişli coğrafi konumu ve iklimsel özellikleri sayesinde, kişi başına yaklaşık hektarlık geniş ve verimli tarım alanına sahiptir. Avrupa Birliği’nin birinci tarım ülkesidir. Ülkenin ekonomik krizden toparlanması diğer Avrupa ülkelerinden daha geç gerçekleşmiş olsa da, 2018’de sağlam yatırım, katı tüketim, elverişli dış koşullar ve yerel reformlarla desteklenen ekonomi tahmini olarak % 1,6 oranında büyüme sağlamıştır.


IMF, 2019 ve 2020 yılları için işgücüne katılım ve üretkenliği arttırmaya yardımcı olacak işgücü ve ürün piyasası reformları ile desteklenen %1,6’lık bir GSYİH artışını öngörmektedir (IMF, Dünya Ekonomik Görünümü Ekim 2018). Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, seçimin hemen ardından Fransa’nın yapısal zorluklarını ele almayı ve ekonominin direncini desteklemeyi amaçlayan iddialı bir reform programını başlatmıştır.

Yeni hükümet yatırım çekmeye çalışıyor


Hükümetin “Büyük Yatırım Planı” ile olduğu gibi, eğitim, araştırma ve ekolojik geçişe yönelik planlı ve bütçe odaklı bir önceliği vardır. İş dostu bir başkan olarak Emmanuel Macron, Fransa’daki yatırımları ekonomik ortaklıkların yenilenmesi yoluyla Fransa’ya çekmeye çalışmaktadır. Cumhurbaşkanı, ülke için zayıf kaldığı tespit edilen teknoloji, inovasyon ve Ar-Ge sektörlerindeki yatırımları artırmak istemektedir.


Fransa, yüksek işsizlik, zayıf rekabet gücü, yüksek kamu ve özel borç yükleri gibi yapısal zorluklarla karşı karşıyadır. Özellikle gençler arasındaki yüksek işsizlik oranları, politikacılar için büyüyen bir endişe olmaya devam etmektedir.


Ana ticaret ortakları AB ve ABD’dir


Fransa’nın ana ticaret ortakları Avrupa Birliği, ABD ve Çin’dir. Fransa, güçlü bir yapısal ticaret açığı kaydeder. Ülkenin net enerji ithalatçısı olması nedeniyle mal dengesi yapısal olarak açık olsa da, turizm gelirleri sayesinde hizmet dengesi fazla vermektedir. 2017 yılında Fransa toplam 535.186 milyon ABD Doları tutarında mal ihraç ederken, 624.716 milyon ABD Doları tutarında mal ithalatı gerçekleştirmiştir. Hizmetlere gelince, 248.244 milyon ABD doları değerinde hizmet ihraç ederken, 240.462 milyon ABD doları değerinde hizmet ithal etmiştir.


2015’ten bu yana, enerji hariç mal ve hizmet dengesi, malların açığı artmaya devam ettiğinden, esas olarak otomobil üretimi ve ithal edilen makinelere yapılan yatırım nedeniyle genişlemiştir. Fransa nüfusu yerel pazarda daha ucuz fiyatlarla satılan önemli miktarda ithal ürün aldığından, ithalat hızla gelişmektedir. Hükümetin yeniliği destekleme çabalarına rağmen, Fransız ihracatının nispeten düşük bir katma değeri vardır. 2017 yılında, dış ticaret açığı 51,8 milyar ABD dolarına ulaşmıştır, çünkü mal ithalatı mal ihracatından daha hızlı artmıştır (Dünya Bankası, 2017). INSEE tarafından yayınlanan son verilere göre, ticaret açığı, 2013’ten bu yana en yüksek seviyesine 2018’de 59,9 milyar euroya ulaşmıştır. Hem ihracat hem de ithalat, 2017 yılına göre% 3,8 artmıştır.

Başlıca sanayi sektörleri


Fransa, Avrupa Birliği’nin en büyük tarımsal gücüdür. AB’deki toplam üretiminin dörtte birini gerçekleştirmektedir ancak tarım sektörünün GSYH içindeki payı çok düşüktür (%1,6) ve çalışan nüfusun %3’ünden daha azını istihdam etmektedir. Tarım sektörü Avrupa Birliğinden önemli miktarlarda teşvik almaktadır. Başlıca tarım ürünleri, buğday, mısır, et ve şaraptır.
Sanayi sektörü oldukça çeşitlidir fakat son yıllarda birçok faaliyet yurtdışına aktarılmıştır. Başlıca sanayi kolları telekomünikasyon, elektronik, otomobil, havacılık ve silahtır.


Hizmet sektörünün GSYH içindeki payı yaklaşık %80’dir. Sektör, çalışan nüfusun dörtte üçünden fazlasını istihdam etmektedir. Fransa, 2017’de 89 milyon ziyaretçi ile (bir önceki yıla nazaran %8 artışla) dünyanın en çok turist çeken ülkesi olmuştur. 2015’teki Paris ve 2016’daki Nice terör saldırıları son iki yılda turizmi kotu etkilemiştir.

Gümrük vergisiz ihracat yapılabilmektedir


Türkiye 2017 yılında Fransa’ya 6.6 milyar dolarlık ihracat yaparken Fransa’dan 8.1 milyar dolarlık ithalat yapmış. 1,5 milyar dolar dış ticaret açığı verdiğimiz Fransa’ya en fazla taşıt ihraç edildi. 2.6 milyar dolarlık bu sektörü 586 milyon dolarla elektrikli ve elektronik ekipmanlar izliyor. Daha sonra tekstil ve kuru yemiş sektörü, Fransa’ya ihracatımızda önemli sektörler olarak göze çarpıyor.


Fransa’dan ithal ettiğimiz ürünlerde de yine ilk sırada taşıtlar yer alıyor. 1.2 milyar dolarlık taşıt ithalatının ardından 1.1 milyar dolar ile makine ve ekipmanlar geliyor. 3. Sırada 837 milyon dolarla uçak sektörü geliyor.
150 milyar dolar civarındaki ihracatımızın 6 milyar doları Fransa’ya gerçekleşiyor. Fransa 1958 yılından itibaren AB üyesidir. Türkiye ile AB arasında 1996 yılından itibaren yürürlükte olan Gümrük Birliği sayesinde Türkiye’den Fransa’ya ATR belgesi ile gümrük vergisiz ihracat yapılabilmektedir.


Fransa-Türkiye siyasi ilişkileri


Fransa, beş asırlık köklü ilişkilerimiz temelinde, önemli bir ticari ve ekonomik ortağımız ve nüfusu yaklaşık 700 bin olan Türk toplumunun yaşadığı önde gelen bir müttefikimizdir.


Türk-Fransız diplomatik ilişkilerinin tarihi de 1483 yılına uzanmaktadır. Sultan II. Bayezid, anılan tarihte, Fransa’da tutulan kardeşi Cem Sultan hakkında bilgi almak üzere XI. Louis’ye Ilımlı (Limni) adasından Yunan kökenli bir Elçi göndermiştir. Osmanlı İmparatorluğu nezdinde mukim ilk Fransız Büyükelçisi Jean de la Forest 1535 yılında göreve başlamıştır. 1535 yılında kapitülasyonların verilmesiyle Fransa, Osmanlı Devleti nezdinde en ayrıcalıklı devlet konumuna gelmiştir. Osmanlı İmparatorluğu, ilk Büyükelçisi Yirmisekiz Mehmet Çelebi’yi 1721 yılında Fransa nezdinde atamıştır.


Türkiye ile Fransa arasındaki ilişkilerin temelini Kurtuluş Savaşı sırasında imzalanan 20 Ekim 1921 tarihli Ankara Antlaşması oluşturmaktadır.
Fransa’yla siyasi ilişkilerimiz, dönemin Cumhurbaşkanı Hollande’ın 27-28 Ocak 2014 tarihlerinde ülkemize gerçekleştirdiği devlet ziyaretiyle ivme kazanmıştır. Ziyaret vesilesiyle, enerji, ulaştırma, gümrük, tarım, kredi kolaylığı gibi alanlarda toplam 13 anlaşma/belge imzalanmıştır.

Ticareti etkileyen kültürel faktörler


Fransa’da ticari ilişkiler uzun vadeli plan ve programlar hedef alınarak kurulmaktadır. Fransızlar iş ilişkilerini uzun zamana yaymaktadırlar. Fransız firmalarla temasa geçmek için uzun süre önceden randevu almak gerekmekte olup planlı hareket edilmesi iş ilişkisinde güven sağlamaktadır. Fransızlar ticari ilişkilerde olduğu gibi iş akış sürecinde ve iş yerlerinde iyi organize edilmiş ve planlanmış şekilde çalışmayı tercih etmektedirler.


Fransa’daki iş adamları ticari ilişkilerinde risk almak istememektedir. Yapılan araştırmalar Fransız iş adamlarının belirsizlikten kaçınma eğilimi içinde olduklarını göstermektedir. Fransızlar işbirliği içerisine girecekleri iş ortaklarını tanıyıp güvenmeleri için zamana ihtiyaç duyarlar. İş birliğine girmeyi planladıkları muhtemel ortaklarının çalışma ortamını ve koşullarını yerinde görüp izlemek ise güven kazanılması ve pekiştirilmesinde ayrıca önemli bir rol oynamaktadır.


Ayrıca, firmalar / müşteriler ile yakın ilişki ve temas içerisinde olunması Fransızların tercih ettiği bir davranıştır. Fransızlar ölçülü olmak kaydıyla samimiyete değer vermektedir. Ancak, iş görüşmeleri analitik, eleştirel ve mantıklı konuşma ve fikirler paralelinde geçmektedir. Uygulanması planlanan bir proje tüm ayrıntıları ile birlikte incelenmektedir.


Fransız iş kültüründe ticari ilişkiler ancak otoriteye sahip en yüksek mevkideki kişilerin onay vermesi halinde başlayabilmektedir. İş görüşmelerinin aracı kimseler ile yapılmadığının bilinmesi ticari ilişkilerin gerçekleşmesi açısından önemlidir. Ayrıca, ülkede yerleşmiş kültürel normlardan sapılması ticari hayatta kabul görmeyen bir davranıştır.


Fransa’da fuarlara devamlı katılım da gerek yeni iş bağlantılarını yapılması gerekse mevcut ilişkilerin pekiştirilmesinde verimli sonuçlar vermektedir. Buna ek olarak Fransa’nın Afrika bağlantılarının da, özellikle fuarlar aracılığıyla firmalarımıza fırsatlar sunduğu gözlenmektedir.

Başlıca ihraç ürünleri: Otomobil, kara taşıtları için aksam ve parçalar, eşya ve yolcu taşımaya yönelik taşıtlar, televizyon alıcıları, giyim eşyaları, besi ve tarım ürünleri.


Başlıca ithal ürünleri: Uçak ve uzay endüstrisi ürünleri, çeşitli sanayi kollarında kullanılan makine ve cihazlar, otomobil ile aksam ve yedek parçaları, eczacılık ürünleri.

Türkiye’den en fazla testere makinesi ithal ediyor

Fransa 2018 yılı verilerine Türkiye’den 1 milyon 212 bin dolarlık ağaç işleme makinesi ithalatı gerçekleştirdi. Sözkonusu takvim yılı içinde en fazla ithalatını gerçekleştirdiği ürün ise testere oldu. Türkiye’den 588 bin dolarlık testere ithal eden Fransa’nın, Türk ağaç işleme makineleri sanayicileri için gittikçe artan bir önemi bulunuyor. Son 3 yıldaki veriler Fransa pazarının sektör açısından ivmelenmekte olduğunu gösteriyor. Sektörün alt kategorileri açısından yapılan ithalat incelendiğinde, Türkiye’den delik açma ve zıvanalama makinelerinin ve işleme merkezleri ürünlerinin son 3 yıldır ilk kez ithalatının yapılmaya başlaması da dikkat çekiyor.